Mustafa ALBAYRAK

Mustafa ALBAYRAK

Mail: mustafa@teknikelektrik.com

TOPTANCININ ADI YOK

Son üç aydır elektrik sektörü ve ülke ekonomisi hakkında anlizler yapıyoruz. Sektörümüzün sıkıntıda olduğunu bunun tek başına gerçekleşmediğini ülke ekonomisi ve dolayısı ile inşaat sektörünün de içinde bulunduğu durumda gariplikler olduğunu belirtiyoruz. Tabii ki bunlar sektörümüzdeki sıkıntıyı tetikleyen faktörler olabilir. Ama biz bu ay daha çok elektrik sektörünün içinde bulunduğu sıkıntının köklerine inmeye çalışacağız.
Evet Toptancı’nın Adı yok. Bu cümleyi başlık olarak seçerken Türk Basının Merhum Feminist yazarlarından Duygu Asena’nın (1946-2006) Kadının Adı Yok isimli kitabının başlığından esinlendim. Evet o kitap Türkiye’de kadın olmanın zorluklarından bahsediyordu. Bende Türkiye’de elektrik sektöründe Toptancı olmanın zor olduğunu anlatmak istiyorum. Son Üç aydır gerek baş yazılarımda gerekse “Kabloda geçen ay” yazılarımda kablo toptancılarının ne kadar büyük zorluklar yaşadığını bir-iki puan kara hamallık ederken bakırın ani düşmesi ve artması ile büyük zararlar edebildiğini yazıyorum. Kablo’da stok tutmamalarını zaruri olmadıkça kablo satmamalarını tavsiye ediyorum. Bu bakırın artış ve düşüşleri ile alakalı idi. Şimdi söyleyeceklerim genel kablo toptancılıkları ile alakalı. Burada orta ölçekli servisçi toptancılar ile perakendecilerin kablo satışlarından bahsetmiyorum. Elektronik sayaç çıkıp sayacın çok fazla paraya çevrilme durumu kalmamasından sonra Türkiye’de en çabuk paraya dönme mamülü olarak kablo satıcılığı ön plana çıktı. Bunun bir sebebi bakırın 1300 $’lar seviyesinden 7000 $ seviyesine çıkması ve kablonun nakit satıldığında para tutmasıdır. Şimdi Türkiye’de tüketilen her 100 YTL elektrik mazemesinin en az 20 YTL’sinin kablo olduğunu düşünürsek elektrik sektörünün en önemli ürün gamı olduğunu söylemek sanırırm abartılı olmayacaktır. En son geçen ay Anadolunun önemli bir toptancı şehrinden batak haberleri geldi. Araştırdık ki maalesef doğru. Batak verilen malların büyük çoğunluğu yine kablo.Batağı veren kimler? Yine kablo bayiileri ve toptancılar. Niçin veriyorlar bu batakları. %2-%3 kar edebilmek için. Hatta son yıllarda bu kadar bile kar yok. Alınan fiyata mal satılıyor. Bir yarışdır gidiyor. Hersene trilyonlarca kablo batağı. Üreticiler bir dilim havuç tutuyor bayilerin önüne. Bayiiler koşmaya başlıyorlar bu havucu kapmak için. Üreticilere birşey olduğu yok. Onlar aslan gibi yerinde duruyor. Ama bayilerde %2-%3’e talim etmek için trilyonlarca batak veriyorlar. Bu mu partnerlik? Bu mu iş ortaklığı? Ey kablo bayiileri ve kablo toptancıları. Kablo satışını ve hammalığını bırakın. Yoksa perişan olacaksınız.bu yıl dahada zor geçecek. Daha çok batak verebilirsiniz. Size %10 karı çok görüp %2’ye hammallık yaptıranlar için batak vermeyin. Bırakın kendileri satsınlar.Bakın birtanesi en büyük bayisini elinden kaçırdıktan sonra kendisi bölgelerde bayilikler oluşturdu ve kendisi batak veriyor artık. Kimse onun yerine batak vermiyor. Bugün üreticiler %30-%40 karları görebiliyor. Ama toptancılar sürekli kan kaybediyor. Bırakın para kazanmayı Elektrik-kablo toptancılığı bitiyor. Aracı toptancılık kalkıyor. En az %10 para kazandıran bir sistem getirilmedikçe bu satış biçimi derhal terk edilmelidir. Kablo bayiileri kablo üreticilerinin batak makinası değildir. Bunun bir sonu yoktur. Şimdi gelelim diğer toptancılara. Yani kabloda durum böyledir de diğerlerinde farklımıdır? Diğer Anahtar-şalt-aydınlatma ve benzerlerinde kablo toptancılığı kadar olmasa da buna yakındır. Yine bayiiler hammallık yapmakta, havuca koşmaktadırlar. Burada tabii ki istisnai bayilikleri ayırt ediyoruz. Ama adı üzerinde istisnai diyorum. Bir-iki markayı geçmez. Gerçek manada beyaz eşya veya otomotivdeki bayilik sistemine geçene kadar olan sürede daha da dramatik sonuçlar yaşamak istemiyorsak tüm üreticilerin kendi kategorilerinde toplanıp nasıl bayiilerini koruyup para kazandırabileceklerini belirlemeleri gerekir. Bakın bir sayaç üreticisi toptancıların sırtından dünyanın parasını kazanıp (Allah daha da çok versin kimsenin kazancında gözümüz yok) şimdi benim toptancılara güvenim yok. Ben Karaköy-Şişhane toptancılarına mal vermeye korkuyorum diyebiliyor. Ama trilyonları bu toptancıların sırtından kazanırken böyle demiyordu.sektörün kanını emip sonra geri çekilenleride bu sektör affetmedi ve unutmayacak. Diğer toptancıların özellikle kablo toptancılarının bu durumlara düşmeden tedbirlerin alınması gereklidir. Aksi taktirde durum 2008 ve 2009’da felaket olacaktır. Hani nerede partnerlik nerede kazan-kazan sistemi. Rahmetli Necip Fazıl’ın tabiri ile ;
1 kişiye tam dokuz, 9 kişiye bir pul.
Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara Şah olsa;
Yaşasın kefenimin kefili karaborsa...

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar