Necmi HİLALOĞLU

Necmi HİLALOĞLU

Mail: yazarlar33@teknikelektrik.com

Her Derde Deva Terör Örgütü Daeş Ve Lawrence

Ne demek her derde deva terör örgütü? Şayet Lawrence yaşasa idi ben dahi bu kadarını beceremezdim derdi herhalde? Evet DAEŞ yada daha eski ismiyle IŞİD adlı vahşi terör örgütü öyle bir proje ki adeta 21.yüzyılın yeni Sykes-Picot’unun mimarı olarak uluslararası bir proje gibi gözüküyor. O yüzden 20.yüzyıla damgasını vuran büyük İngiliz ajanı Lawrence’ a atıfta bulundum. 

Malumunuz İngiliz ajan Yarbay Thomas Edward Lawrence (1888-1935) 1916-1918 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğunun çöküşü esnasında Arabistan yarım adasında faaliyet gösterdiği için Arabistanlı Lawrence (Lawrence Of Arabia) diye de bilinir. 

Şayet Lawrence’ i anlayabilirsek DAEŞ’ i (IŞİD) de anlayabiliriz. 

Lawrence’ in amacı Osmanlının çöküşünü hızlandırmak isteyen İngilizlerce Arap ayaklanması gerçekleştirmek ve bugün haritada gördüğümüz suni (yapay) Arap Devletlerini oluşturmaktı. 

Lawrence’ in Araplarla olan sıcak ilişkileri İngiliz ve Arap kuvvetleri arasındaki irtibat 

subaylığı görevi için biçilmiş kaftan kılıyordu. 1916 yılının Ekim ayında Yarbay Lawrence Arap Milli Faaliyetlerini kontrol altında tutmak ve milli bir Arap hareketi ayaklanması başlatabilmek için Arap yarım adasına gönderilmiştir. 

Mekke Şerifi Hüseyin Bin Ali’ nin oğlu Emir Faysal komutasındaki düzensiz birliklerle Osmanlı Ordusuna karşı gerilla mücadelesi verdi. Araplarla örfi-kültürel olarak çok iyi anlaşıyordu. Onlar gibi giyinip yaşıyordu. Onların jargonu ile konuşabiliyordu. Tıpkı bugün Müslümanların jargonu ile konuşup, Müslüman adı taşıyan içimizden çıkmış ve bizim literatürümüzle bize karşı savaşan DAEŞ ve başka gizli yapılar gibiydi Yarbay Lawrence… 

İşte DAEŞ de yine bir İngiliz aklı ve CİA eski başkanı Peatrus tarafından 20122013 yıllarında oluşturulmuş eski adı Tevhid Örgütü olan Irak-Şam İslam Devleti adında resmen ve alenen bir Anglo-Saxon aklıdır, kuruluşudur. Peki DAEŞ (IŞİD) le ne yapmak istenmektedir? DAEŞ yazımın başlığında da belirttiğim gibi her derde deva bir terör örgütüdür. Çok amaçlı olarak kullanılmaktadır. Eğer Esad zor durumda ise Esad ile savaşan Özgür Suriye Ordusuna saldırtılıyor. Şayet Türkiye bir sıkıntıya uğratılmak isteniyorsa Türkiye ye saldırtılıyordu. Türkiye ye ilk hamlesi Haziran 2014’ de Musul Başkonsolosluğuna saldırıp 49 diplomat ve yakınını esir almıştı. Türkiye yoğun bir diplomasi ile 49 vatandaşını zor kurtardı. Daha sonra Süleyman Şah Türbesine tehditte bulundu. Yine birkaç şoför, işçi vs. vatandaşımızı kaçırdı ama yine akıllı bir diplomasi ile hep zararsız atlattık. Ama DAEŞ Türkiye için hep bir tehditti. O yüzden Türkiye bu tehdidi görüp Ekim 2013 de DAEŞ’ i, Dünyada terör örgütü olarak adlandıran ilk ülke oldu. 

Yani DAEŞ’ i kullanan akıl sadece Özgür Suriye Ordusu, Irak Şii Yönetimi ve Lübnan Hizbullah’ına değil Türkiye ye karşıda bir sopa gibi kullanıyordu. 

Tabi DAEŞ bu kadar kullanışlı bir örgüt olunca Anglo Saxon üst aklı işin kolayını buldu. Yüzyılın sorunu Süveyş Kanalı ile bin yılın sorunu Filistin’ in üzerine de DAEŞ’ i sarma kararı aldı.  Evet yanlış duymadık. İşte DAEŞ Dünyada tehdit 

edecek başka kimse yokmuş gibi İsrail’ in devamlı vurduğu yetim ve öksüz dolu Gazze’ yi tehdit etti. 

Öyle ise DAEŞ (IŞİD)’ i oluşturan İngiliz ve Amerikalı efendileri niye bu kadar zahmet verdiler ki? İsrail’ in güvenliği için DAEŞ gerekirse Filistin’e de Gazze’ye de saldırır, Türkiye ye de Irak’a da... Yeter ki İsrail güvende olsun, Türkiye fazla büyümesin ve orta doğuda söz sahibi olmasın! 

Tabi Türkiye ye saldırması biraz daha dolaylı oluyor DAEŞ’ in. Öyle Türkiye’ ye direk saldırıyorum demiyor. Türkiye’ nin en hassas sorunu olan, yumuşak karnına vuruyor. Yani PYD/PKK kullanışlı örgütlerine. Bunlara vurdukça da bu örgütler “Türkiye DAEŞ üzerinden saldırıyor” diye ciyak ciyak bağırıp Kürt vatandaşlarımızı kışkırtıyor. Kobani ye bir saldırıyor mesela yüzbinlerce Kürt kardeşimiz Türkiye ye sığınıyor. 

 Peki, yüzbinlerce Kobaniliyi Türkiye sahiplenince sorun çözülüyor mu? Tabi ki hayır! Bizim kullanışlı aptallar, nankörler, rahat durur mu? Türkiye neden Kobani ’ye PYD ye silah yollamıyor diye ortalığı ateşe veriyorlar. 

Türkiye Musul’ a asker mi, silah mı yolla gönderdi ki Kobani’ ye de yollasın? Hem bu silah yollaması istenen PYD ve şürekâsı Türkiye deki PKK’ nın yavrusu ve Suriye kolu değil mi? 

İnsan kendisine dönecek olan silahı bu örgütlere nasıl versin? 

Dedik ya bu DAEŞ çok işine yarıyor birilerinin çok hem de!!!

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar