Mustafa ALBAYRAK

Mustafa ALBAYRAK

Mail: mustafa@teknikelektrik.com

Paris Saldırıları ve Charlie Hebdo Soytarılığı

Geçtiğimiz aya damgasını vuran olaylardan biri hatta birincisi 7 Ocak 2015 günü Fransa’nın Paris şehrinde Charlie Hebdo dergisinin silahlı iki kişi tarafından basılıp içeride 10, dışarda da 2 kişi ile beraber toplam 12 kişi öldürülmesi oldu. Tüm dünya bu haber ile sarsıldı. Peşinden gelen 2.gün silahlı kişilerin yakalanmaya çalışılması ile, 3.gün ise bu silahlı kişileri ölü olarak ele geçirilmesi ile sonuçlandı. Tabi ki sırları ile gittiler her zamanki gibi. Şayet sağ olarak ele geçirilebilseler idi belki de kim ne niyetle bu saldırıyı işledikleri öğrenilebilirdi. Şimdi denilebilir ki iki silahlı saldırgan zaten kartvizit olarak pasaportlarını arabada bırakmışlardı!!! Evet hem de kimi niçin öldürdüklerini de eylemden sonra slogan atarak bağırıp ilan etmişlerdi ya? Ama işte bu kadar tedbirli, profesyonel iki savaşçı nedense üstlerine kimlik kontrolünde sanki polis sorar diye pasaportlarını almışlardı ve onu da ikisi birden tesadüfen arabada düşürmüşlerdi!!! Tamam bunların hepsini yedik hatta yuttuk!!!      

İşte bundan sonra dünyada küçük kıyamet koparılmaya çalışıldı. Bu eylem adeta Fransa’nın 11 Eylül’ü şeklinde sunuldu. Tabi ki 11 Eylül olunca peşinden de Fransa’nın operasyonları gelmeli idi. Nasıl ki 11 Eylül 2001’de New York’un ikiz kulelerine sözde El Kaide saldırıları oldu ve peşinden Afganistan ve Irak işgal edildi ya..! O zaman Fransa da benzer bir aksiyonda bulunmalı idi. Ama Fransa bilhassa Cumhurbaşkanı Hollande beklentilerini boşa çıkardı. Bir defa Amerika’nın bir önceki başkanı gibi (George W.Bush) Haçlı seferleri başlatıyoruz demedi. Tüm müslümanları hedef alan bir açıklamada da bulunmadığı gibi aksine bu eylemin İslam ve Müslümanlarca değil teröristlerce yapıldığını üzerine basa basa söyledi. Fakat buna rağmen bir kısım Fransız, batı ve maalesef ülkemiz entelijansiyası!!! bu eylemin fikir ve ifade hürriyetine yapılmış bir saldırı olduğunu yaygara ettiler. Hatta İslamın ne kadar tahammülsüz bir DİN!!! olduğundan dem vurdular! Kendi holdinglerinin veya bağlı bulundukları Yahudi Baronlarının aleyhine tek tweet atan CNN İnt.’de Jim CALANCY’e tahammül edemeyip işten atanlar İslam’ın kutlu Peygamberine hakaret edenlerin hoş görülmesini istemektedirler. Tabii ki bu eylemi tüm İslam alemi gerek ferdi gerekse devlet bazında kınadığı tel’in ettiği halde Müslümanların tamamını bu eylemlerden sorumlu göstermek akıl ile vicdan ile insaf ve medeniyet ile bağdaşmaz.


Tüm bunların doğru olduğunu farz ederek birkaç soruda biz soralım…

1) Batıda ifade özgürlüklerinin sınırları nereden başlar nerede biter? 

 2) Mesela Fransa’da herşey yazılır ve çizilebilir mi? Sözüm ona ‘’Hitler iyi bir lider idi, Nazizm haklı ve meşru bir ideoloji idi’’ denilebilir mi? Ya da mesela şöyle bir ifade Fransa’da Almanya’da, İsviçre’de özgür olabilir mi? ‘’Hitler milyonlarca Yahudiyi öldürmekte haklı idi’’ dersek veya yazılı, sözlü basında duyurursak acaba bu da bir ifade özgürlüğü biçiminde değerlendirilebilir mi? Hatta daha basitini söylesek İsviçre’de hem de mesela desek ki “siz iddia ediyorsunuz ama bizim acizane görüşümüze göre aslında Anadolu’da Ermenilere soykırım veya katliam uygulanmamıştır’’ dersek acaba nasıl karşılanırız bilmiyor musunuz? Hapis veya çevrilirse para cezası!!! 


Bunlara eyvallah! Ama konu İslam ve Hz.Peygamberi tahkir, tezyif ve incitici yazı, çizi karikatürler olunca ‘’ifade özgürlüğü’’ öyle mi?  Artık bunu kendi vatandaşlarınız bile yemiyor.Bizim de karnımız tok Avrupa!


Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar