Yazı Arşivi

Yazı Arşivi

Mail: arsiv@teknikelektrik.com

METRİS GÜNLÜĞÜ

Kendisini; çok sevdiği, uğruna ailesi de dahil birçok şeyden vazgeçtiği Fenerbahçe'sine adayan Aziz Yıldırm şu anda Metris Cezaevi'nde. 10 Temmuz 2011 Pazar günü tutuklu yargılanmak üzere oraya konuldu. Bugün 19 Temmuz 2011 salı. Yani Dünya Fenerbahçeliler Günü (19.07). Başkan 9 gündür cezaevinde ve ne yazık ki Fenerbahçeliler için önemli olan bugünü içeride, kendisini çok seven gönüldaşlarından uzakta geçirecek...
 
Adalete, hukuka, yargıya sözümüz yok... Eğer varsa bir usulsüzlük, yapanlar cezalandırılmalıdır muhakkak... Varsa tabi... Varsa diyorum çünkü; henüz Aziz Yıldırım ile ilgili herhangi bir suça dayalı delil paylaşılmadı... Gizlilik içerisinde görüldüğü söylenen bu dava; ne hikmetse bazı basın organları tarafından, belki de savcının söylemeyi bile henüz düşünmediği açıklıkla dile getirildi... Aziz Yıldırım'ın ne dinlenme takibinde, ne de görüntülenme sürecinde bir usulsüzlük yaptığına dair kanıt olmadığı halde; hemen hemen tüm yazılı basın kendisini ve onun üzerinden Fenerbahçe'yi karalamaya, bayağılaştırmaya ve adice suçlamaya başladı...
 
Bir anda kazanılan şampiyonluk haram, o şampiyonluğu kazanmak için gecesini gündüzüne katarak çalışan uğraşan çabalayan topçular, teknik ekip de haramzade oluverdi... Nasıl olurda, Aykut Kocaman'ın,

Alex'in, Volkan'ın, Gökhan'ın, Lugano'nun, Mehmet Topuz'un, Emre'nin, Santos'un, Niang'ın emeklerini gözden çıkarabilirsiniz? Daha 1 ay önce bu saydığım isimlerin mücadelesi karşısında, azimleri ve istekleri karşısında saygıyla eğilen sizler değil miydiniz? Her müsabaka sonrası oynanan futbolu öven, rakipleri nasıl aciz bıraktığını söyleyen sizler değil miydiniz? Fenerbahçe'nin oynadığı futbolun ligin üzerinde bir futbol olduğunu, bu ligde zaten açık ara şampiyon olması gerektiğini, Trabzon'un şans faktörü sayesinde buralara kadar geldiğini söyleyen sizler değil miydiniz? Bugün bir anda Fenerbahçe'nin bu şampiyonluğu haketmediğini mi söylüyorsunuz? Ligde bulunan 17 takımın Bursaspor hariç hepsini en az bir kere yendiği gerçeğini nasıl gözden çıkarabiliyorsunuz? Ben 20 senedir Fenerbahçe'yi ve Fenerbahçenin içinde bulunduğu tüm maratonları takip etmekteyim. Bu sene de bu böyle oldu... İçeride dışarıda her maçını canlı olarak staddan seyrettim... Her maçın heyecanını, mücadelesini bizzat orada futbolcularla birlikte yaşadım... Yaşanılan zorlukları kendi gözlerimle, kameradan değil, kendi gözlerimle gördüm... BANA HİÇ KİMSE; "ŞU TAKIM FENERBAHÇE'YE TOP OYNAMADI" DEMESİN!!! Bilakis her zaman bir başka takıma oynadıklarından daha istekli daha arzulu oynadılar... Oynayacaklarda, çünkü Fenerbahçe ile oynuyorlar... Onların en büyük vitrinleri Fenerbahçe'dir...,

Peki ya Aziz Yıldırım'a yapılan bu muamele nedir? Bu nefret de nereden çıktı? Terör örgütü kurmuş gibi, gasp yapmış gibi, askere polise kurşun sıkmış gibi yapılan bu muamele nedir? Bu ülke demokrasi aşığı insanlarının varlığı ile övünen bir ülke... Bugün askeri polisi vuran, terörün bizzat kendisi olan şaşırmış zümre bile hakettiği muameleyi demokrasi zinciri sebebiyle göremezken, Aziz Yıldırım gibi bir spor adamını nasıl böyle aşağılayabiliyorsunuz? Suçlu görünmesi için elinizden geleni yapıyorsunuz? Her türlü belden aşağı hakareti yapıyorsunuz? Hangi birini haketti bu adam, sorarım size? Yahu el insaf!!!
 
Bu kadar mı kolay bir insanı unutmak, silmek, kötü adam ilan etmek Allah aşkına? Herkesin eli vicdanında, gözü gerçeklerde olsun!!! Ne Fenerbahçe, ne Aziz Yıldırım, ne Fenerbahçe Taraftarı ne de bu ülke böyle aykırı bir şekilde cezalandırılamaz!!! Fenerbahçe'ye verilecek her zorluk bu ülkeye verilmiş zorluktur... Fenerbahçe adına yapılacak her karalama bu ülkenin nüfusunun yarısını karalamak demektir... Tekrar söylüyorum; adalete, hukuka ve yargıya güveniyorum, güvenmek istiyorum... Ancak bu iş bu kadar adice ve seviyesizce yapıldığı sürece, bütün yayın organları bu işi "asalım Taksim Meydanı'nda ibret olsun" haline getirdiği sürece bu güvenin tazelenmesi mümkün olmayacaktır...

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar