Mustafa Armağan

Mustafa Armağan

Mail: mustafa.armagan@derintarih.com

Yıl Sonuna Gelirken...

Malum bir takvim yılının sonuna gelirken özellikle vergi mükelleflerinin dikkat etmesi gereken birçok önemli husus bulunmaktadır. Bu ay ki yazımda bu konulardan kendimce en önemli gördüğüm noktalara değinerek siz değerli okurların gözünden kaçmasına engel olmaya ve ileride cezalı bir durumla karşılaşmamalarına dikkat çekmeye çalışacağım.


Son birkaç yıldır hayatımıza giren E-Defter uygulaması ile daha önceki yazılarımda da değindiğim gibi kapmasın daha da genişleyeceği, E-Defter kullanıcılarının artacağı yayınlanandan tebliğden de anlaşılmaktadır. Yıl sonuna yaklaşırken kapsam içerisinde bulunmayan mükelleflerin yeni hesap döneminde kapsam dahiline zorunlu olarak girip girilmeyeceğinin mükellefler tarafından tespit edilmesi ve yeni hesap dönemine kadar gerekli hazırlıklarını yaparak yeni yıl ile birlikte uygulamaya geçmiş ve ceza ile muhatap olmaktan kurtulmuş olacaktır. En son yayınlanan tebliğe göre E-Defter’e tabi olmanın şartları aşağıda belirtilmiştir.


Elektronik Defter ve Elektronik Fatura Kullanma Zorunluluğu Getirilen Mükellefler


21 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile zorunluluk getirilen mükelleflere ilave olarak aşağıda sayılan mükelleflere elektronik defter tutma ve e-fatura uygulamasına geçme zorunluluğu getirilmiştir.


a) 2014 veya müteakip hesap dönemleri brüt satış hasılatı 10 Milyon TL ve üzeri olan mükellefler.


b) 6/6/2002 tarihli ve 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli I sayılı listedeki malların imali, ithali, teslimi vb. faaliyetleri nedeniyle Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK)’ndan lisans alan mükellefler. Bayilik lisansı olanlar, münhasıran bu lisansa sahip olmaları nedeniyle bu bent kapsamında değerlendirilmeyecektir.


c) Özel Tüketim Vergisi Kanununa ekli III sayılı listedeki malları imal, inşa ve ithal eden mükellefler.


(a) bendindeki şartı, 2014 hesap döneminde sağlayan mükellefler 1/1/2016 tarihinden itibaren, 2015 veya müteakip hesap dönemlerinde sağlayan mükellefler ise ilgili hesap dönemine ilişkin gelir/kurumlar vergisi beyannamesinin verileceği tarihi takip eden hesap döneminin başından itibaren, (b) ve (c) bentlerinde sayılanlardan bu Tebliğin yayım tarihinden önce lisans alan veya mükellefiyet tesis ettirenler 1/1/2016 tarihinden itibaren, bu Tebliğin yayım tarihinden sonra lisans alan veya mükellefiyet tesis ettirenler ise, lisans aldıkları ya da mükellefiyet tesis ettirdikleri tarihi izleyen hesap döneminin başından itibaren elektronik fatura ve elektronik defter uygulamasına geçmek zorundadır. Bununla birlikte, lisans ya da mükellefiyet tesis tarihi ile izleyen hesap dönemi arasındaki sürenin üç aydan kısa olması halinde isteyen mükellefler bir sonraki hesap döneminin başından itibaren elektronik defter tutabilecekler ve e-Fatura uygulamasına geçebileceklerdir.


Diğer önemli husus ise firmaların özellikle iş yoğunluğundan dolayı fazla üzerinde duramadıkları cari hesap mutabakatları, bir çok firma da bazı faturalar, tahsilat makbuzları, çek ve senet vb. gibi vesikalar gözden kaçarak karşılıklı olarak kayıtlara geçirilmemiş olunabiliyor. Bu durumda hesaplar arası mutabakat sağlanamadığı gibi bu bakiyeler artarak yıl sonu hesaplarına bu şekilde geçmektedir. Vergi incelemelerinde ise bazen bu bakiyeler ile ilgili gerekli açıklama yapılamadığı için, inceleme elemanlarının dikkatini hesaplar üzerine yoğunlaştırmakta ve incelemenin derinliğini arttırmaktadır. Bundan dolayı yıl sonuna gelirken özellikle firmalarda çalışan ve bu konu ile ilgilenen çalışma arkadaşlarınıza yardımcı olarak, onların gerekli olan mutabakatları sağlamalarını kolaylaştırmak firma sahiplerinin karşılaşacağı sorunu ortadan kaldırmış olacaktır. 


01 Ocak 2017 tarihi eğer son dakikada bir değişiklik yapılmaz ise otomatik Bireysel Emeklilik Sistemi’ne zorunlu geçiş tarihi olarak belirlenmiştir. İşverenler bu tarihten itibaren  bireysel emeklilik şirketleri ile bu konuda sözleşme imzalayarak sözleşme yapılacak şirketi belirleyebileceklerdir. İşveren çalışanın prime esas kazancının yüzde 3’üne karşılık gelen tutarı çalışan adına bireysel emeklilik şirketine aktaracak. İşverenlerin çalışanları otomatik katılımla bireysel emeklilik sözleşmesi açıldığına dair bilgilendirmesi de gerekiyor. Çalışan bu bildirimden sonraki 2 ay içerisinde sözleşmeden cayma hakkına sahip. Cayma halinde katkı payları 10 gün içerisinde çalışana iade edilecek. Ayrıca, çalışan Müsteşarlıkça belirlenen durumlarda katkı payı ödenmesine ara verilmesini de talep edebilecek. 2 ay içerisinde cayma hakkını kullanmayan çalışanlara 1.000 TL’ye kadar ek devlet katkısı sağlanacak. Çalışanlar, otomatik katılıma ilişkin emeklilik sözleşmesinde belirlenen tutardan daha yüksek bir tutarda kesinti yapılmasını işverenden talep edebilme hakkına sahipler. Diğer taraftan, çalışanın sistemden ilk 3 yıl içinde çıkması halinde, devlet katkısı alması söz konusu değil. Bununla birlikte, 3 ila 6 yıl arasında sistemden çıkanlar devlet katkısındaki birikimlerinin yüzde 15’ini, 6 ila 10 yıl arasında çıkanlar yüzde 35’ini, 10 yılı tamamlayanlar yüzde 60’ını alabilecekler. Otomatik katılımlı BES’e dahil olmak 45 yaş altı tüm çalışanlar için zorunludur.


Evet bir önemli nokta ise tarihi bir fırsat olarak görülen ve değerlendirilen vergi borcu yapılandırılması, matrah artırımı ve sgk borç yapılandırılmasına ilişkin taksitlerinin ilk iki taksitinin süresinde ödenmesi, bu imkanın kaybedilmemesi için özellikle ilk iki taksit çok önemli bunları zamanında ödemeyen mükelleflerin yapılandırmasının bozulacağı kanun da belirtilmiştir.


Girişte de belirttiğim gibi bu yazımda sadece geneli ilgilendiren önemli gördüğüm birkaç konuya değinmeye çalıştım. Bu konular dışında kalan mükelleflerce kendi iş alanları ile ilgili gördükleri dikkat etmeleri gereken diğer hususlara da gerekli hassasiyeti göstererek tedbirli davranmaları, karşılaşılacak sorunları engellemiş olacaktır. 


Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar