Güldalı COŞKUN

Güldalı COŞKUN

Mail: yazarlar54@teknikelektrik.com

KORONAYI HAFİFE ALMAK

13 Aralık 2019’da Çin’de ilk kez görülen bir virüsle, işlerin bu noktalara geleceğini bilemezdik.


Çin, Covid-19 adı verilen virüs ile mücadele ettiğini, Vuhan’da hayli yayıldıktan sonra duyurdu. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), ABD ve Batı ülkeleri başta çok önemsemediler. Bunun mevsimsel bir hastalık olduğunu ve Çin’in üstesinden gelebileceğini söylediler.


Dünya ekonomisinin yüzde 15’ni etkileyen Çin adeta dünyanın tedarikçisi konumunda. Düşünün ki ABD’de yapılan antibiyotiklerin yüzde 90’nının hammaddesi bile Çin’den geliyordu. Batı, tedarik zinciri konusunda çözüm yolları ararken, virüsün kendilerini de tehdit edeceğini göremedi. 


Aslında Batı’nın kendi coğrafyası dışındaki doğal felaketler, hastalıklar ve ölümler karşısındaki duyarsız hallerini biliyoruz. Son dokuz yılda Suriye’de ölen çocuklar mı umurlarında oldu? Afrika’daki açlık mı, hastalıklar mı; hangisi? Onlar, kendilerinin uzağındaki çoğu acıya seyirci olmak bir yana o ateşi yakanlardan olmadılar mı?


Koronavirüs batı sınırlarına girince, tehlike büyümeye başladı. DSÖ, “Küresel Salgın” olduğunu duyurdu. Bu arada Çin’de vaka artış hızı düşmeye başlamış ancak virüs, Japonya, Tayland ve İran gibi ülkelere de sıçramıştı.


Korona, İtalya, İspanya, Fransa, İngiltere, İsviçre, Hollanda, Kanada ve daha birçok ülkeye yayıldı. ABD’de de durum kaygı verici. Baştan tedbir almadıkları için daha şimdiden virüse yakalanma ve vefat oranları, Çin’i çoktan aştı. 


Ülkemiz bu konuda, en gelişmiş ülkeleri bile gerisinde bırakan örnek bir çalışma yürütüyor. İlk iş, ‘Bilim Kurulu’ oluşturmak ve öneriler ışığında tedbir almak oldu. 


Batı yeterince ciddiye almazken, Çin ve İran’daki vatandaşlarımız, özel uçakla yurda getirilerek karantinaya alındı. Bunu, umre ve Fransa’dan gelenler izledi.


Avrupa virüsten kırılırken, İngiltere ve Hollanda’nın çözümü doğal seleksiyona bırakmasına karşın; Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın, oluşan her yeni duruma göre ek tedbirlerle işi sıkı tutması, vatandaş olarak kendimizi güvende hissetmemizi sağladı.


Sarsılan ekonomiler için ülkelerin merkez bankaları faiz indirirken, hükümetler de çeşitli paketler açıkladı. Devletimiz de yüz milyarlık bir kaynak ile ağırlıklı olarak etkilenen sektörlere destek olacak.


Maalesef her olayda olduğu gibi kategorik muhalifler, bildiklerinden şaşmıyordu. Normal hayatını sürdürürken, “Saklıyorlar, çok var.” diyenlerin, ilk vakada marketleri boşaltması ile “IMF’den yardım parası almak için vaka uydurdular” diyenlerin aynı kesim olması da yine “klasiklerimizdendi”.


Bir virüs/musibet gelir ve çok şey değişebilir.


Kim bilir belki de acımasız Batı, Suriyeli küçük çocuğun şu son sözlerini yüreğinde hisseder.


“Allah’a her şeyi anlatacağım.”


Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar