Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından haftalardır kamuoyuna üflenen ve “Tüm Dünya’yı izlemeye davet ediyorum” dediği “İkinci Türkiye Vizyonu” 3 Aralık 2022 Cumartesi günü nihayet arz edildi.
Nihayet diyoruz çünkü; önce Kasım ayında arz edileceği söylenen bu faaliyet ertelene ertelene 3 Aralık Cumartesi günü ilan edileceği açıklanmıştı.
Tabii ki bu vizyon, hatta acizane tabirimle vizyonsuzluk gösterisinde adeta dağ fare doğurdu.
Başta 40 yıllık Cumhuriyet Halk Partililer olmak üzere çok fena alaya alınıp eleştirilen bu vizyonsuzluğun derin bir analizini yapacak değilim.
Mamul ortada...
Lakin artık şu net olarak görülmüştür ki; Türkiye’de muhalefet falan yok.
Muhalefet adı altında şahsi menfaatlerini müstevlilerin menfaatlerine tevhid eden işbirlikçi aparatlar vardır.
Emperyalizme uşaklık etmenin, Amerika’ya asker olmanın adını “Vizyon” koymuş bu sözde muhalifler!
Bu yüzden CHP ve türevleri sittin senedir (Altmış demek sittin) iktidar olamadılar bir o kadar daha olamaz bu kafa ile!
Türkiye Cumhuriyeti, Amerikan Emperyalizmine ucuza peşkeş çekilecek bir ülke olmaktan çıkmıştır artık.
Türkiye İsmet İnönü, Celal Bayar, Adnan Menderes ya da Turgut Özal’ın Süleyman Demirel’in Bülent Ecevit’in yönettiği aciz ve 70 cent’e muhtaç olduğu Türkiye değildir artık.
Milli geliri 1 triyon dolara dayanmış ihracatı ise cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırarak 250 milyar dolarları aşmıştır…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve milleti ile müstakil (bağımsız) olmanın tadını almış, bilhassa 15 Temmuz’da Amerikan Emperyalizminin dayattığı tüm projeleri yırtmış atmış ve girdiği bu kutlu yolda tüm güçlerini ordusu ile milleti ile artık tahkim etmiştir.
Geri dönüşü yoktur...
Güya demokratik yolla tüm ihanet cephesini birleştirip tek çatı altında seçimde başarılı kılarak bu istikrarı bozup iktidarı devirmeyi deneyeceklerini söylüyorlar.
2020 Ocak ayında Amerikan Emperyalizmi adına bunu zaten açıkça Joe Biden’ın ağzından ifade etmişlerdi.
“Darbe ile yapamadık seçimle yapacağız” demişlerdi...
Ne acıdır ki kendilerini muhalif fikir sahibi zannedenlerde bu projeye ortak ve destek olup emperyalizmin tatlı tatlı oyununa gelmektedir...
Evet, milletimizin kahır ekseriyeti bunu kabullenmemekte ve her seçimde bunun gereğini yapmaktadır...
Ancak seçimlerde ki karşılığı bu olmamalıdır artık. Recep Tayyip Erdoğan’ı sadece yüzde 52- 53’lere mahkum etmemeli ve çok daha yüksek oranlarla tekrar seçip Batı menşeli Haçlı- Siyonist emperyalizmine gereken dersi sandıkta vermeliyiz...
Ki bu ülkeler artık yol üstüne yol, oyun üstüne oyun denemekten vazgeçsinler...
Tek gidişli bir bilet aldık merhum büyük İslam kumandanı Tarık Bin Ziyad gibi.
“Gemileri yakmışız isteyerek, mümkünü yok dönüşümüzün”
Facebook Yorum
Yorum Yazın