CORDOBA

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
CORDOBA
CORDOBA

Geriye dönük olarak yazarken haliyle birçok yeri unutmuş oluyorsunuz, şahsen ben ve silerde unuttuk. Doğal olarak da son zamanlarda gezdiğimiz yerlerde olduğu gibi kısa ve öz bir şekilde size sunacağım, ondan ziyade genel gözlemlediklerim ve fotoğrafları aktaracağım.

ek tek şehirlere geçmeden önce Endülüs’ü özel yapan unsura değinmek istiyorum. Aynı unsur kanaatime göre Türkiye’yi de özel yapıyor. Bu tam da kültürlerin ve medeniyetlerin iç içe geçmesi durumu. Her ne kadar 15.yy’dan sonra Katolikler İber yarımadasını tek tipleştirmeye çalıştıysa da oraları terkedenlerin kültürleri her zaman bu topraklarda yaşamaya devam etti.

Bilmem bu size bir yerden tanıdık geliyor mu? Endülüs’te her şehirde Magriplerin yani Müslümanlar’ın etkilerini görmek mümkün zaten her şehirde de bir Yahudi mahallesi var… Her şeyin başında Avrupa’da birçok şehri gören bir insan olarak buralara sıradışı bir avrupa tanımlaması yapmak mümkün…(Hem de Endülüs turistik olmasına rağmen Madrid’e göre çok ucuz   )

Ve gelelim gezimize…27 Euro’ya bulduğum Madrid-Sevilla çift yön bileti daha exchange dönemimin başında yolumu endülüs’e düşürdü. Havaalanından başlamak üzere Madrid’den sonra Sevilla adeta tropik bir ada ülkesi izlenimi uyandırdı. Sevilla da göze kesinlikle batacak bazı şeyler var. Bunların başında adeta her sokakta bulunan turunç ağaçları… Bir Adanalı olarak bana çok tanıdık gelse de şehre gerçekten çok yakıştığını ve çok sıcak bir his verdiğini itiraf etmeliyim. Yine daracık sokaklarında kavuştuğu anda bir anda karşınıza çıkan küçük meydanlar öylesine güzel ki; hem hepsinde turunç ağaçlarının altına kurulmuş lokantalar da var… Şahsen bu gezimi çok ucuza mal etmeye çalıştığım için deneme fırsatım olmadı ama herkese tavsiye ediyorum.

Peki ne yapalım Sevilla’da? Bana sorarsanız Barrio Judeo’nun dar sokaklarında saatlerce dolaşmak ayrı bir keyif. Hem sokakları daracık kılan evlerin duvarlarının ardını görmeden aman evler hakkında pek fikir yürütmeyin.

Çünkü dışarıdan kimisi harap ve sıradan görünen evlerin hepsinin muazzam avluları var, şansınızı zorlayıp birkaçını deneyebilirsiniz. Bir de İspanya’da hayli popüler olan sokakta içmek “botellon” kesinlikle tavsiye edilir, özellikle Sevilla’da bir meydan dolusu insanın “botellon” yaptığını görünce inanın sizin de katılasınız geliyor. Bir de turistik olduğu kadar hala ispanyollar’ın sevdiği “flamenco” var. Ama bana sorarsanız para verip de flamenco gösterisine gitmeyin, zira bazı barlarda hiçbir ekstra ücret ödemeden flamenco gösterisi seyredebiliyorsunuz ve çok daha keyifli oluyor. Ama unutmayın bedava olduğu için inanılmaz kalabalık olabiliyor…

Peki nereleri görmeli Sevilla’da? Her katolik şehrinde olduğu gibi en merkezde kocaman bir katedrali var. Bir de yine merkezde “El real alcazar” yani kale-saray arası güzel bir bahçesi olan yapı var, yine tavsiye edilir… Özel olarak son belirteceğim yer ise “Plaza de Espana” daki iki kuleli enteresan ama çok özel olan bina, “Museo Militar” yani Savaş Müzesi… Tabii şehrin geri kalan kısmı da çok güzel ve özel ancak geri kalan kısmı rastgele gezerek de keyifle gezebilirsiniz.

Sevilla’dan Granada’da Cordoba’da aslında yakın yaklaşık 2 saatlik yolculuklarla iki şehre ulaşmak da mümkün. Ama biz Cordoba’ya geçelim şimdi.

Cordob, Sevilla’ya göre daha küçük bir şehir. Ve açıkçası Müslüman etkisinin daha yoğun hissedildiği de ayrı bir gerçek. Cordoba’nın da tam ortasında bir katedral var. Şaşırtıcı olan ise bu katedralin “Mezquita” yani camii diye anılması. Zira bu yapı aslında bir camii olarak yapılmış ancak şehir hristiyanların eline geçince katedrale çevrilmiş. İşin enteresan yanı hala tabelalarda “Mezquita” olarak gösteriliyor. Bol sütunlu etkileyici bu yapı şehrin en büyük turistik unsuru. İşine yarayabilecek bir detay olarak normal girişi 8 euro kadar olan bu yapıya sabah 8 civarı bedava girebileceğinizi müjdelemek isterim. Katedral gerçekten çok büyük ve içinde gerçekten de farklı kültürlerden ögeleri görmek mümkün ve heyecan verici.

Yine hemen “mezquita”nın yanında “Alcazar de los Reyes Cristianos” yani Hristiyan Kralların Kalesi var.Açıkçası kalenin önündeki bahçe de en az kalenin kendisi kadar güzel. Ayrıca kaleyi güzel kılan özelliklerden bir tanesi ise küçük ve şehrin kalanı ile uyumlu olması. Bu bahçelerin hemen önünden ise bir otobüs kalkıyor. Bu otobüs “Medina al Zahara”ya gidiyor…

fHep tarih derslerinde duyup da anlam veremediğimiz bir devlet vardı, en azından kendi adıma öyleydi:”Endülüs Emevi Devleti”. Hem o kadar uzak olması hem de hep hristiyan bildiğimiz İspanya’da olması durumu daha da enteresan kılıyordu. İşte tam da o zamanlarda Endülüs Emevi’lerinin başındaki kişi kendisini halife ilan edip muazzam bir saray yaptırıyor kendisine. Şehirden bir kaç kilometre dışında olan bu kompleks şu anda biraz yıkık ve harap halde de olsa; var olan hali bile geçmişte ne ölçüde ihtişamlı olduğunu tahmin etmenize yetiyor.

Evet, peki daha nereleri gezebiliriz Cordoba’da? Bana sorarsanız elinize bir harita alıp enterasan gördüğünüz herhangi bir yere gidin; bununla birlikte şehrin merkezinde arşınlanmadık sokak bırakmayın derim. Cordoba küçük bir şehir olduğu için insan hemen alışıyor ve benimsiyor, ayrıca her köşeden tarihi eserler de size bir yerden tanıdık gelecektir. Yine çok ucuz bir şehir olduğundan yemek konusunda şansınızı zorlarken çok düşünmenize gerek kalmayacaktır.

Kalacak yer konusunda sadece bir uyarım olsun. Genel olarak sıcak bir yer olsa da ben oradayken yani şubat ayında en azından akşamları soğuk oluyor, ancak binalara bir ısıtma sistemi yapma gereği hissetmediklerinden yatağınızda hayli üşüyebiliyorsunuz, aman dikkat.

Evet; şimdi de endülüsteki son durağımız Granada’ya gelelim. Granada Hristiyanlar’ın en son aldığı şehir olduğundan burası müslüman etkisinin en çok hissedildiği yer. Ancak bunu derken satıcıların hepsinin Faslı olmasından bahsetmiyorum.”Albayzin” olarka anılan ve alhambra tam karşısına düşen ve bence şehrin en özel olan mahallesi yanlış hatırlamıyorsam arap mahallesi diye anılıyordu. Burada daracık sokaklara üst üste kondurulmuş beyaz ve az katlı evler dikkat çekiyor. Yine dışarıdan hiç gözükmese de evlerin çok muazzam avluları var.

Özellikle tavsiyem “Albayzin”in altını üstüne getirmeniz. Gerçi bir tepeye kurulduğu için biraz yorucu olabilir ama kesinlikle değecektir. Genel olarak dikkatimi çeken Granada’daki Hippi yoğunluğuydu, tabii bununla birlikte yoğunlaşan ot kokusunu da yadırgamayın.   Alhambra’yı ziyaret etmeden önce önce ona bir karşıdan bakın derim. Bunun için en uygun yer “Mirador de San Nicolas” denebilir ki; burası halka açık bir meydan ve önde alhambra arkada “Sierra Nevada” karlı dağlar var…Benim size daha özel tavsiyem ise bu meydanın hemen yanındaki camiye girmeniz. Tabii isterseniz namaz kılın ama benim tavsiyemin nedeni muazzam olan manzarası…Uzun uzun seyredin derim bu özel manzarayı.

Ve evet sırada Alhambra var.Granada hatta endülüs denince birçok kişinin aklına Alhambra gelir. Granada’nın Magrip Kralının Sarayı… Bir tepeye kurulan bu sarayın birçok avludan oluşan yapısı kesinlikle çok özel ve her duvarında hatta köşesinde görebileceğiniz işlemer de yine çok etkileyici. Şahsi olarak yapıdan çok etkilenmeme rağmen bize çok uzak olan bir mimarı yapı olmadığı için eminim ki Avrupalılar daha çok etkileniyordur. Buna rağmen hemen eski sarayın yanına kurulmuş çok açık şekilde Avurpa tarzı inşa edilmiş Saray binası ise eski sarayın kesinlikle gölgesinde kalıyor. Ancak Alhambra bir tam gününüzü alacak bir komplekse bunu da belirtmeliyim, ayrıca bilet konusu da bazen sıkıntı olduğundan sabah erken saatlerinde gitmek avantaj olacaktır.

Bir de bahsetmeden geçmek istemedim, Katolik bir şehir olduğundan göreceli olarak şehrin daha yeni kısmında bir katedral mevcut. Aslında güzel bir katedral olduğunu söylemeliyim, ayrıca “Gran via de colon” çevresi konumlanan Avrupa tarzında inşa edilmiş tahminen 19-20.yy’a tarihlenen şehir de görülmeye değer.

Tam anlamıyla hayat kurtaracak tavsiyelerde bulunamasam da aklımda kaldığı kadarıyla fikirlerimi paylaşmış oldum. Umarım Endülüs yolunda işinize yarar ya da en azından Endülüs’e dair gözünüzde güzel şeyler canlandırır da bir gün niyet edersiniz bu güzel ülkeye gitmeye…

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Kadının Denkliği, Boşanma Sorunu Ve Kur’an’a Göre ÇözümüÖnceki Haber

Kadının Denkliği, Boşanma Sorunu Ve Kur’...

Vefat HaberiSonraki Haber

Vefat Haberi

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar